7252 Sayılı Kanun ve 31.07.2020 Tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararlarının Çalışma Hayatına Etkisi
Ağustos 2020, Erdemir&Özmen Avukatlık Ortaklığı7252 Sayılı Kanun ve 31.07.2020 Tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararlarının Çalışma Hayatına Etkisi
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de etkisini gösteren Covid-19 Virüsü salgını nedeniyle ülkemizde gerekli konularda önemler alınmakta ve düzenlenmeler yapılmaya devam edilmektedir.
Bu bağlamda 7252 sayılı Dijital Mecralar Komisyonu Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (“Kanun“) 28 Temmuz 2020 tarihli ve 31199 numaralı Resmi Gazete’de, iki yeni Cumhurbaşkanı Kararı ise 31 Temmuz 2020 tarih ve 31202 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.
Kanun ve Cumhurbaşkanlığı Kararları Hangi Alanlara Yeni Düzenlemeler Getiriyor?
Fesih Yasağı Bakımından
Bilindiği üzere 4857 sayılı İş Kanunu (“İş Kanunu“) kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesinin, İş Kanunu’nun 25. maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işverenler tarafından feshedilmesi 17 Nisan 2020 tarihinden itibaren 3 aylık süre ile sınırlı olarak yasaklanmıştı.
30.6.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ''22.5.2003 Tarihli ve 4857 Sayılı İş Kanununun Geçici 10 uncu Maddesinin Birinci ve İkinci Fıkralarında Belirtilen Sürelerin Bir Ay Uzatılması Hakkında 2707 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı'' ile fesih yasağının süresi, 17 Ağustos 2020 tarihine dek uzatılmış ise de 31.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 312020 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile birlikte bu süre bu kez 17.09.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
31.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 312020 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile birlikte belirli süreli iş veya hizmet sözleşmelerinde sürenin sona ermesi, işyerinin herhangi bir sebeple kapanması ve faaliyetinin sona ermesi, ilgili mevzuata göre yapılan her türlü hizmet alımları ile yapım işlerinde işin sona ermesi halleri fesih yasağının istisnaları arasına eklenmiştir. Bu durumda işverenler, istisnai haller haricinde çalışanlarını 17.09.2020 tarihine kadar işten çıkaramayacaktır.
28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren Kanun ile de Cumhurbaşkanı’na, fesih yasağı süresini her defasında en fazla üçer aylık süreler için olacak şekilde 30 Haziran 2021 tarihine kadar uzatma yetkisi verilmiştir.
Ücretsiz İzin Uygulamaları Bakımından
17.04.2020 tarihinde yayımlanan “Yeni Koronavirüs (Covıd-19) Salgınının Ekonomik Ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile yapılan düzenlemelerden biri de fesih yasağı sırasında işverenin işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne çıkarabilme hali idi.
Bu düzenleme ile ücretsiz izinin işçinin onayı olmaksızın uygulanabileceği kabul edilmişti.
30.6.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ''22.5.2003 Tarihli ve 4857 Sayılı İş Kanununun Geçici 10 uncu Maddesinin Birinci ve İkinci Fıkralarında Belirtilen Sürelerin Bir Ay Uzatılması Hakkında 2707 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı'' ile fesih yasağı boyunca işverenlerin çalışanlarını ücretsiz izne çıkarma imkânı 17 Ağustos 2020 tarihine dek uzatılmış ise de 31.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 312020 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı’na göre bu süre 17.09.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren Kanun ile de Cumhurbaşkanı’na ücretsiz izin sürelerini her defasında en fazla üçer aylık süreler için olacak şekilde 30 Haziran 2021 tarihine kadar uzatma yetkisi verilmiştir.
Kısa Çalışma Ödeneği Bakımından
31.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 312020 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı uyarınca, COVID-19 nedeniyle dışsal etkilerden kaynaklanan dönemsel durumlar kapsamında zorlayıcı sebep gerekçesiyle 01 Temmuz 2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan işyerleri için kısa çalışma ödeneğinin süresi; yeni bir başvuru ve uygunluk tespiti yapılmasına gerek bulunmaksızın bir ay süreyle uzatılmıştır.
28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren Kanun ile de COVID-19 kaynaklı kısa çalışma başvurusunda bulunma süresinin ve/veya kısa çalışma ödeneğinden yararlanma süresinin sektörel olarak ayrı ayrı veya tüm sektörler için bir bütün olarak 31 Aralık 2020 tarihine kadar uzatılabilmesine ilişkin olarak Cumhurbaşkanı’na yetki verilmiştir.
Sosyal Sigorta Prim Desteği Bakımından
Kanunda, COVID-19 salgını kaynaklı zorlayıcı sebebe bağlı olarak 1 Temmuz 2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanan sigortalıların çalıştıkları özel sektör işyerlerinde, kısa çalışmanın sona ermesi ve haftalık normal çalışma sürelerine dönülmesi ile işverenlere sosyal sigorta prim desteği sağlanacağı düzenlenmiştir.
Bu kapsamda, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında, her ay söz konusu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle 31 Aralık 2020 tarihini geçmemek üzere üç ay süreyle ilgili işverenlere İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanmak üzere prim desteği sağlanacaktır.
İşverene her bir ay için sağlanacak destek süresi, kısa çalışma ödeneği alanlar için sigortalının kısa çalışma ödeneği aldığı aylık ortalama gün sayısını, nakdi ücret desteğinden yararlandıranlar için nakdi ücret desteği aldıkları aylık ortalama gün sayısını geçemeyecektir.
Kısa çalışmadan yersiz yararlanıldığının tespiti veya kısa çalışma başvurusuna yönelik uygunluk tespitinin olumsuz sonuçlanması veya nakdi ücret desteğinden yersiz yararlanıldığının tespiti halinde, işyeri İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanan destekten yararlanamayacak veya yersiz yararlanmış sayılacaktır. Söz konusu destekten yersiz yararlanıldığının tespiti halinde, yararlanılan destek tutarı işverenden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilecektir.
Kanun’da öngörülen prim desteğinden yararlanmakta olan işverenler, bu destekten yararlanılan ayda aynı sigortalı için diğer sigorta prim indirimi, teşvik ve desteklerinden yararlanamayacaktır. Ayrıca, İşsizlik Sigortası Fonu tarafından işverene sağlanan ve sigortalı hissesine karşılık gelen destek tutarının sigortalıya ödenmesi işverenden talep edilemeyecektir.
İş Sağlığı Ve Güvenliği Bakımından
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, işyerlerinin tehlike sınıflarına ve işyerlerinde çalışan kişi sayısına bağlı olarak, işverenler için çeşitli yükümlülükler öngörmektedir.
28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren Kanun ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı görevlendirme yükümlülüğünün başlangıç tarihi, 1 Temmuz 2020 tarihinden 31 Aralık 2023 tarihine ertelenmiştir.
Sonuç olarak, COVID-19 salgını, ülkemizi ve ülkemizdeki çalışma yaşamına dair uygulamaları esaslı bir şekilde etkilemiştir. Bu kapsamda, işverenlere destek olmak ve çalışanları korumak amacıyla bazı uygulamaların yürürlüğe konulmasına devam edilmektedir. Gerek işverenlerin gerekse de çalışanların bu süreçte güncel gelişmeleri takip etmelerini tavsiye ederiz.